İGİAD tarafından “İş Ahlakı, Hukuk ve Adalet İlişkisi” temasıyla Türkiye İş Ahlakı Zirvesi 2019 düzenlendi.
Bir yerde ahlak ile hukuk uygulanmıyorsa orada adalet beklenemez”-
-“İş ahlakı uygulamalarında hukuki boşluk doldurulmalı”-
İGİAD tarafından “İş Ahlakı, Hukuk ve Adalet İlişkisi” temasıyla Türkiye İş Ahlakı Zirvesi 2019 düzenlendi.
“Hukuk ve adaletin olmadığı yerde ilk kaybolan değer iş ahlakıdır”
Türkiye İş Ahlakı Zirvesi, Zirve Düzenleme Heyeti Başkanı Yıldız Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nihat Erdoğmuş’un karşılama konuşması ile başladı.
Erdoğmuş konuşmasında zirvenin öncelikli amacının, iş ahlakına yönelik sorunlar hakkında duyarlılık oluşturmak ve bu sorunları aşmak için neler yapılabileceğine yönelik öneri ve çözümler sunmak olduğunu vurguladı. Zirvenin bir diğer amacının ise iş ahlakına yönelik iyi uygulamaları paylaşarak iş ahlakının mümkün ve uygulanabilir olduğunu somut örneklerle göstermek ve iş dünyasını teşvik etmek olduğunu dile getirdi. Önceki yıllarda iş ahlakı eğitimi, üretimde iş ahlakı ve Kamuda iş ahlakı temalarıyla yapılan zirvenin bu yıl dördüncüsünün iş ahlakı, hukuk ve adalet ilişkisi temasıyla gerçekleştirilmekte olduğunu belirtti. Erdoğmuş, iş ahlakı, hukuk ve adaletin birlikte var olan ve birbirini besleyen kavramlar olduğunu, hukuk ve adaletin olmadığı yerde iş ahlakının ilk kaybolan değer olacağının altını çizdi.
İGİAD başkanı Ayhan Karahan, “Türkiye’de iş dünyasının en önemli eksikliği iş ahlakı uygulamalarındaki hukuk desteğinin yetersiz olması.” dedi.
Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) Başkanı Ayhan Karahan, iş ahlakı uygulamalarındaki hukuk desteğinin yetersizliğinin Türkiye’de iş dünyasının en önemli eksikliği olduğunu belirterek, “İş dünyasında ahlaki uygulamalar noktasında hukuk eksikliği giderilmeli.” dedi.
Zirvenin açılışı kapsamında yaptığı değerlendirmelerde Karahan, zirvenin bu yıl dördüncüsünü düzenlediklerini kaydederek, zirvenin bu yılki ana temasından bahsetti.
Karahan, “Ahlakı genelde kişiye özel bir davranış şekli olarak tanımlıyoruz ancak ahlakın hukukla beslenmesi ve adalet olarak uygulanması açısından konuyu bu zirve ile Türkiye gündemine taşımış olacağız.” diye konuştu.
“Bir yerde ahlak ile hukuk uygulanmıyorsa orada adalet beklenemez”
Karahan, zirvenin düzenlenme amacına ilişkin, “Öncelikle ahlaki uygulamalarda yaptırım olmadığı için ahlaki davranışlar keyfiyet içerisinde. Bunun bir karşılığı bulunmuyor. Türkiye’de bu konuda eksik olan hukuk desteğinin yetersizliği.” ifadelerini kullandı.
Avrupa’nın ve oradaki iş ahlakının örnek alındığını dile getiren Karahan, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ancak orada bunun kişisel olmaktan çıkartıp hukukla desteklendiğini görüyoruz. Türkiye’de iş dünyasının en önemli eksikliği iş ahlakı uygulamalarındaki hukuk desteğinin yetersiz olması. Eğer bir yerde ahlak ile hukuk uygulanmıyorsa orada adalet beklenemez. Adalet ancak hakkın teslimiyle mümkündür. Hukuk ise bir sistemi oluşturmak adına gerçekleşebilir. Zirvemizde, ahlakı, hukuku ve adaleti bir bütün olarak iş dünyasında nasıl uygulamaya alabileceğimiz konusunda duracağız.”
“İş ahlakı uygulamalarında hukuki boşluk doldurulmalı”
Karahan, geçen yıl gerçekleştirdikleri ankette iş ahlakı ve hukuk ilişkisi sorduklarını belirterek, “Ankete katılanların yüzde 90’ı iş ahlakı uygulamalarında yasal boşlukların olduğunu ve bu boşluğun kanunlarla doldurulması gerektiğini belirtiyor. Bir kimseye kötü davranmanın kanuni olarak caydırıcı yaptırımı yok ancak ahlaki nokta farklı. Burada ahlaki uygulamalar noktasında hukuk eksikliğinin giderilmesi gerekiyor.” dedi.
Karahan, iş ahlakı uygulamalarında Allah korkusunun veya inancın bir yere kadar etkili olduğunu kaydederek, bu konuyu mutlaka hukukla desteklemeleri ve adaletle davranmaları gerektiğini söyledi.
Zirve, iki farklı oturumla devam etti.