Malatya TSO Eğitim Komitesi Tarafından Özel Öğretim Kurumları Çalıştayı Düzenlendi

Malatya’da Özel Öğretim Kurumları Çalıştayı Düzenlendi
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Eğitim Komitesi tarafından Özel Öğretim Kurumları Çalıştayı düzenlendi. Malatya’dan ve çevre illerden eğitimcilerin katılımıyla gerçekleşen çalıştayda özel öğretim kurumlarının sorunları masaya yatırıldı.
MTSO Eğitim Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Enver Aydın Acar, öğleden önceki oturumlarda gündeme gelen sorunların yer aldığı raporu okuyarak özel öğretim kurumlarının sorunlarını ve taleplerini sıraladı.
“ÖZEL ÖĞRETİM KURUMLARIMIZIN ÇEŞİTLİ SORUNLARI VAR”
Özel öğretim kurumlarının önemine ve sorunlarına değinen Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Tarihimize baktığımızda medeniyetleri inşa eden ana unsurun insan olduğunu görürüz. İnsanı dikkate almayan toplumlar medeniyet kuramazlar. Aynı zamanda insanı ihmal eden medeniyetler de kalıcı olamazlar. Ülkelerin kalkınması ve gelişmesi ancak eğitim almış insan kaynağı ile mümkündür. Eğitime gereken önemi veren Avrupa ülkelerinin son derece hız kazandığına hep birlikte şahit oluyoruz. Çok güzel bir Uzakdoğu atasözü var: Eğer 1 yıl sonrasını düşünüyorsan buğday ek, 10 yıl sonrasını düşünüyorsan ağaç dik, 100 yıl sonrasını düşünüyorsan insanını eğit. İnsanı, yani toplumu eğitenlerde siz kıymetli eğitimcilersiniz. Gelecek nesilleri sizler yetiştiriyorsunuz. Toplumun milli değerlerimiz çerçevesinde şekillenmesi ve gençlerimizin dijital mecralarda kaybolmadan ülkesinin geleceği için hayaller kurması sizlerin elinde. Böylesine önem atfettiğimiz eğitim kurumlarımızın, özellikle Özel Öğretim Kurumlarımızın çeşitli sorunları var. Öteden beri var olan sorunlara, 6 Şubat sonrası yenileri eklendi. Odamızın Eğitim Meslek Komitesi ile her daim istişare halindeyiz. Yani sorunlara vakıfız. Deprem bölgesindeki Özel Öğretim Kurumlarının özel teşvik ve desteklere ihtiyacı var. SGK ve Vergi teşvikleri sunulmalı. Eğitim kurumlarımız KOSGEB kredilerinden faydalanamıyor. Kredi ve Finansal destekler şart. Deprem bölgesinde öğrencilerin ailelerinin göçüne engel olmak adına özel okul teşvikleri yeniden başlatılmalı. Ruhsat yenilemelerinde ücret muafiyeti ve kolaylaştırılmış prosedürler olmalı. Özel okullarımızın bunlar gibi nice sorunları var. Sorunlara çözüm önerileri sunmak adına bugünkü çalıştay büyük önem taşıyor. Ben sözlerimi daha fazla uzatmadan; düzenlediğimiz çalıştayın Özel Öğretim Kurumlarına, şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
“ÖZEL OKULLARDAKİ ÖĞRENCİ SAYISI 1,5 MİLYONA ÇIKTI”
Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Baran, “Türkiye’de özel öğretim sektörü ciddi bir gelişim kaydediyor, kendini güncelliyor ve ilerliyor. On yıl önce özel okullarda okuyan öğrenci sayısı yaklaşık 400 bin, özel okullaşma oranı ise yüzde 2,1 iken, bugün 1,5 milyona yakın öğrencimiz özel okullarda eğitim görüyor. Özel okullaşma oranı yüzde 18’e, özel okulda okuyan öğrenci oranı ise yüzde 9’un üzerine çıktı. Her yıl 2,5 milyona yakın adaya sürücü belgesi, 1 milyona yakın adaya iş makineleri sertifikası, 100 bine yakın kişiye sürücü belgesi düzenliyoruz. Ayrıca yabancı dil, müzik, güzellik merkezi gibi çeşitli alanlarda milyonlarca kursiyere sertifika veriyoruz. Millî Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü, örgün ve yaygın eğitimin her alanında etkin bir rol oynuyor” dedi.
“ÖZEL ÖĞRETİM TÜRKİYE’DE KÖKLÜ BİR YERE SAHİP”
Özel okullardaki öğrenci sayısının her geçen yıl arttığına dikkat çeken Baran, “Türkiye’de özel öğretim, ekonomik kriz, pandemi, deprem ve son olarak don felaketi gibi zorlu süreçlere rağmen geri adım atmadı. Öğrenci sayımız artarken, gerileme yaşanmadı. Bu, özel öğretimin Türkiye’de köklü bir yere sahip olduğunu gösteriyor. Ancak ilerlemesi için önündeki engellerin kaldırılması gerekiyor. Biz bu engelleri kaldırmak için çalışıyoruz ve siz değerli paydaşlarımızdan gelen öngörülerle bu süreci şekillendireceğiz. Taleplerimizin hayatın gerçekleriyle uyumlu olması gerektiğini de vurgulamak isterim. Bugüne kadar çözülme kapasitesine sahip taleplerin büyük bir kısmını çözdük. Yetkilerimizin ötesindeki konularda ise paydaşlarımızla görüşerek çözümler üretmeye çalıştık. Türkiye’nin en büyük değeri, insan kaynağıdır ve bunu eğitim sistemimizle inşa ediyoruz. Kendimizi bazen sert bir şekilde eleştirsek de dışarıdan bakıldığında pek çok ülkeden daha ileri işler yaptığımızı görüyoruz. Türkiye’de insan kalitesi oldukça yüksek. Dil eğitimi gibi bazı eksiklerimiz olsa da son yıllarda bu alanda ciddi ilerlemeler kaydettik ve bunda özel okulların büyük payı var. Ülke eğitimine katkılarınız için hepinize teşekkür ediyorum. Son olarak, Türkiye 100. Yılı Maarif Modeli’ni uygulamaya geçirdik. İlk yılımızı tamamladık. Başlangıçta yoğun eleştiriler olsa da son iki ayda bu eleştiriler azaldı. Çünkü model, herkesin istediği gerçeklikleri barındırıyor. Bu modelin uygulanmasında özel okulların büyük etkisi var. Eğitimin kalitesini yükseltmek, müfredatı güncellemek için yaptığınız çalışmalar, bu bütüncül yapının önemli bir parçası. Görünmese de emekleriniz büyük bir başarıdır.” İfadelerini kullandı.
“ÖZEL KURUM ÖĞRETMENLERİNDEN ALINAN VERGİ AZALTILSIN”
Cumhurbaşkanlığı Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu Üyesi İbrahim Taşel ise mesleki tecrübelerini ve sektörde çözüm bekleyen sorunları sıraladı. Taşel, “Bugün iki temel konuyu ele aldık: Türkiye genelinde özel öğretimi ilgilendiren makro sorunlar ve bölgemizde kangrenleşmiş yerel problemler. Deprem sonrası verilen istisnalar ve teşvikler, öğretim yılı sonunda bitecek. Kurumlarımız, birikmiş sigorta borçlarını ve yeni ödemeleri karşılayamaz durumda. Bu konuda süre uzatımı, uzun vadeli ödeme planları veya Van depreminde olduğu gibi kısmi af gibi çözümler üretilmeli. Bu, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nı ilgilendiriyor. Konuyu, Eğitim ve Öğretim Politikaları Kurulu’nda acil olarak gündeme taşıyacağım. Milli Eğitim Bakanlığı’nın verdiği öğretim teşvikleri, mezun olan öğrenciler nedeniyle sona eriyor. Gelecek yıl için bu teşviklerin erken açıklanması, özel okullara geçiş yapacak öğrencilerin planlama yapabilmesi açısından önemli. Geçen yıl Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’e bir talep ilettik. Devlet okullarında bir öğretmenin brüt maaşı 40 bin TL, net maaşı 34 bin TL. Özel okullarda ise 34 bin TL net maaş için brüt 52 bin 800 TL ödeniyor. Devlet, özel okul öğretmenlerinden daha fazla vergi ve SGK kesintisi yapıyor. Bu farkın öğretmenlere yansıtılmasını istedik. Bu, bakış açısının önemini gösteriyor. 2013’ten beri özel öğretim sektörü bir dönüşüm sürecinde. Genel Müdür Yardımcımız ve ekibi, her çağrımıza yanıt verdi, taleplerimizi dinledi. Ancak çözümler, yetki sınırlarına takılıyor. Bu çalıştayda detaylı konuları ele aldık ve bunları en yüksek mercilere taşıyacağız. Toplantıyı düzenleyenlere teşekkür ediyorum. 45 yıllık birikimimizi eğitim camiasına adamaya hazırız. Hepinize saygılar sunuyorum” açıklamasını yaptı.
Çalıştaya Malatya Vali Yardımcısı Reşit Özer Özdemir, AK Parti Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan, Milli eğitim Bakanlığı Değerlendirme ve ARGE Daire Başkanı İbrahim Uzunmehmetoğlu, TÖZOK Genel Başkanı Zafer Öztürk, ÖZKURBİR Genel Başkanı Enis Şener ve KURSDER Genel Başkanı Aydın Ergenç de katılım sağladı ve birer konuşma yaptı. Yapılan konuşmaların ardından çalıştay sona erdi. Çalıştay raporu Milli Eğitim Bakanına sunulacak.