Öcalan’dan PKK’ya Çağrı ; Tüm Gruplar Silah Bırakmalı ve PKK Kendini Feshetmelidir

Öcalan’dan Beklenen Çağrı Geldi: PKK Silah Bıraksın Kendini Feshetsin

MHP lideri Bahçeli’nin 22 Ekim’de ‘Öcalan gelsin Meclis’te terörün bittiğini ilan etsin’ çağrısıyla başlayan süreçte İmralı’dan beklenen açıklama geldi. Öcalan DEM Parti heyeti aracılığıyla ilettiği yazılı açıklamasında ‘Tüm gruplar silah bıraksın, PKK kendini feshetsin’ dedi. Çağrıda örgütün silah bırakması karşılığında herhangi bir şart ileri sürülmemesi ve Suriye’deki YPG varlığından söz edilmemesi dikkat çekti.

İmralı Adası’nda üçüncü kez teröristbaşı ile görüşen DEM Parti heyeti daha sonra İstanbul’da bir otelde Öcalan’ın silah bırakma çağrısını duyurdu. Türkçe, Kürtçe, İngilizce okunan metinde PKK lideri, örgüte şöyle seslendi: Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın. Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir.

FEDERASYON VE ÖZERKLİK ÇÖZÜM OLMAZ

MHP liderinin 22 Ekim 2024’teki çıkışından 128 gün sonra Abdullah Öcalan, İmralı’ya giden DEM Parti heyeti ile beklenen çağrısını yaptı. Kürtçe, Türkçe, Arapça ve İngilizce okunan çağrıda Öcalan Bahçeli ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür etti. Bin yıllık kardeşliğin yeniden düzenlenmesinin esas görev olduğu vurgusu yapılan metinde ‘Ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır’ denildi.

DEMOKRASİ DIŞI YOL YOK, SİLAH BIRAKSIN

Öcalan çağrısında ‘Demokrasi dışında bir yol yok, olamaz. Cumhuriyetin ikinci yüzyılı ancak demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olur’ dedi ve ekledi: Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı, Cumhurbaşkanın ortaya koyduğu iradeyle oluşan iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyorum. Devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın; tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmeli.

YANINDAKİ MAHKUMLAR DA KAREYE GİRDİ

DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğluları Oruç ve Tuncer Bakırhan, Van milletvekili Pervin Buldan, İstanbul milletvekili Sırrı Süreyya Önder, belediye başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ahmet Türk, İstanbul milletvekili Cengiz Çiçek ile Faik Özgür Erol’dan oluşan heyet, Öcalan ile görüştü. Görüşmeye ilişkin paylaşılan fotoğrafta; Öcalan’ın yanı sıra İmralı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş da yer aldı. Fotoğrafta Öcalan’ın elinde kağıt tuttuğu görüldü.

TÜM GRUPLAR SİLAH BIRAKMALI

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim 2024’teki Meclis açılışında DEM Partililerle tokalaşarak başlattığı süreç dün terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın silah bırakma çağrısıyla yeni bir aşamaya evrildi. Sabah saatlerinde DEM Parti heyeti, Öcalan ile İmralı Adası’nda üçüncü kez görüştü. Heyette bu kez Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’in yanı sıra Ahmet Türk, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ile Tuncer Bakırhan, DEM Parti milletvekili Cengiz Çiçek, Asrın Hukuk Bürosu avukatı Faik Özgür Erol yer aldı. Ziyaretin ardından heyet, Taksim’deki Elit World Otel’de basın toplantısı düzenledi. “Asrın çağrısı’’ başlığıyla yapılan toplantıda Öcalan’ın ‘’Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’’ yazılı mesajı Pervin Buldan tarafından Türkçe, Ahmet Türk tarafından Kürtçe okundu. Öcalan’ın 25 Şubat’ta kaleme aldığı mesajı ana başlıklarla şöyle:

PKK ÖMRÜNÜ TAMAMLADI:

“PKK, tarihin en yoğun şiddet yüzyılı olan 20’nci asırda; iki dünya savaşı, reel-sosyalizm ve dünya genelinde yaşanan soğuk savaş ortamları, Kürt realitesinin inkarı, başta ifade olmak üzere özgürlükler konusunda yasaklardan kaynaklı oluşan zeminde doğmuştur. Teori, program, strateji ve taktik olarak yüzyılın reel-sosyalist sistem gerçeğinin ağır etkisinde kalmıştır. 1990’larda reel-sosyalizmin iç nedenlerle çöküşü ve ülkede kimlik inkarının çözülüşü, ifade özgürlüğünde sağlanan gelişmeler, PKK’nın anlam yoksunluğuna ve aşırı tekrara yol açmıştır. Dolayısıyla ömrünü benzerleri gibi tamamlamış ve feshini gerekli kılmıştır.”

KARDEŞLİK VURGUSU:

“Bin yılı aşan tarihler boyunca Türkler ve Kürtler, varlıklarını sürdürmek ve hegemonik güçlere karşı ayakta kalmak için gönüllülük yönü ağır basan, hep bir ittifak içinde kalmayı zorunlu görmüşlerdir. Kapitalist modernitenin son 200 yılı, bu ittifakı parçalamayı esas gaye edinmiştir. Etkilenen güçler, sınıf temelleriyle birlikte buna hizmeti esas bellemişlerdir. Cumhuriyetin tek tipçi yorumlarıyla birlikte bu süreç hızlanmıştır. Günümüzde çok kırılgan hâl alan tarihsel ilişkiyi, kardeşlik ruhu içinde inançları da göz ardı etmeden yeniden düzenlemek esas görevdir.”

DEMOKRASİ DIŞI YOL OLAMAZ:

“Demokratik toplum ihtiyacı kaçınılmazdır. Cumhuriyet tarihinin en uzun ve kapsamlı isyan ve şiddet hareketi olan PKK’nın güç ve taban bulması, demokratik siyaset kanallarının kapalı olmasından kaynaklanmıştır. Aşırı milliyetçi savruluşunun zorunlu sonucu olan; ayrı ulus-devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler, tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamamaktadır. Kimliklere saygı, kendilerini özgürce ifade edip demokratik anlamda örgütlenmeleri, her kesimin kendilerine esas aldıkları sosyo-ekonomik ve siyasal yapılanmaları ancak demokratik toplum ve siyasal alanın mevcudiyetiyle mümkündür. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılı ancak demokrasiyle taçlandırıldığında kalıcı ve kardeşçe bir sürekliliğe sahip olabilecektir. Sistem arayışları ve gerçekleştirmeler için demokrasi dışı bir yol yoktur, olamaz. Demokratik uzlaşma temel yöntemdir.”

SORUMLULUĞU ÜSTLENİYORUM:

“Barış ve demokratik toplum döneminin dili de gerçekliğe uygun geliştirilmek durumundadır. Sayın Devlet Bahçeli’nin yaptığı çağrı, Sayın Cumhurbaşkanın ortaya koyduğu iradeyle diğer siyasi partilerin malum çağrıya dönük olumlu yaklaşımlarıyla oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum. Varlığı zorla sona erdirilmemiş her çağdaş cemiyet ve partinin gönüllü olarak yapacağı gibi devlet ve toplumla bütünleşme için kongrenizi toplayın ve karar alın. Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir. Ortak yaşama inanan ve çağrıma kulak veren tüm kesimlere selamlarımı iletirim.’

SİYASETTEN DESTEK DE VAR TEPKİ DE VAR
Öcalan’ın çağrısına iktidar ve muhalefetten destek de geldi tepki de yükseldi:

Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu: Ülkemizin terörden tümüyle arındırılması yönünde yapılan her çağrı ve atılan her adım olumludur.

İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu: Örgütün liderinin yol göstermesi ile tanzim edilecek bir sürecin Türkiye’ye sağlayacağı faydayı ülkeyi yönetenler açıklasın.

Zafer Partisi Genel Başkan Vekili Ali Şehirlioğlu: ‘Duruşumuz net, söylemimiz serttir: Süreci baltalayacağız. Bu yolun sonu barış ve istikrar değildir. Anahtar Parti lideri Yavuz Ağıralioğlu: Karşı karşıya olduğumuz ve çözmek zorunda olduğumuz sorun; PKK’nın değil, PYD’nin lağvedilmesidir.

AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala: Çağrının sonucuna bakacağız. Çağrıya örgüt uyacak mı? Arzu ederiz ki bu çağrı sonuç versin.

ÖCALAN’IN NOTU: HUKUKİ BOYUTUN TANINMASI GEREKİR

Öcalan’ın çağrısında örgütün silah bırakması karşılığında herhangi bir şart ileri sürülmedi; Suriye’deki YPG varlığından söz edilmedi. 21 Mart 2015’te Diyarbakır’daki nevruz kutlamalarında okunan teröristbaşının mesajı için gösterişli bir tören düzenlenmişti. Bu kez mekan olarak İstanbul’da bir otel seçildi.

Basın toplantısı Diyarbakır ve Van’da kurulan dev ekranlarda gösterildi. Mektubun okunmasından önce sürece katkısı bulunanlara teşekkür eden Sırrı Süreyya Önder “Cezaevlerindeki arkadaşlar da bizleri izliyor. Onları da bütün yüreğimizle, özgürleştirme irademizle, sözümüzle selamlıyoruz” dedi.

Önder, toplantı sonunda Öcalan’ın mesajında yer vermediği notu da paylaştı: “İmralı’da 4 saat süren görüşmeden ayrılırken ‘Bu perspektifi ortaya koyarken şüphesiz pratikte silahların bırakılması, demokratik siyaset ve hukuki boyutun tanınmasını gerektirir’ notunu iletti.”

Kaynak – https://www.karar.com/guncel-haberler/ocalandan-beklenen-cagri-geldi-pkk-kendini-feshetsin-1937560