Başkan Gözükara, Malatya Hekimhan Şehidini Unutmadı
Başkan Gözükara, Malatya Hekimhan Şehidini unutmadı. 01.01.1987 Yılında Malatya ili Hekimhan İlçesi Sarıkız Köyünde dünyaya geldi. Osman ve Sündüz Erdem’in iki çocuğundan büyüdüğü.
İlkokulu Sarıkız Köyünde okudu. Köyde ortaokul ve lise olmadığı ve Orta Öğrenimini ve Liseyi Hekimhan’da Yatılı olarak tamamladı. Buradan iki yıllık Elektrik bölümünü kazandı.
Bu arada hem okuyup hemde çalışmaya başladı. Avukat olan bir akrabasının yanında işe başladı. Burada hem çalışıp hemde eğitimine devam ederken ailesinde yardım etmektedir. Bu sebeplerden dolayı eğitimini birinci yılında yarıda bırakıp çalışmaya devam eder. Eşiyle tanışması buraya dayanır.2007 de askerlik görevini yapmak için askere gider. Acemi birliği eğitiminin ardından usta birliği olarak Siirt’e gider.
Burada vatani görevini tamamlayan Güner Erdem, daha sonra Malatya’ya döner. Bu arada Uzman çavuş olmak istediğini söyler. Bütün aile karşı çıktıysa da dinletemezler. İlk olarak kazanır ve tüm aile karşı çıktığı için geri döner. Başka bir avukatın yanında çalışmaya başlar. Fakat Güner aklına koymuştur bir sefer mutlaka Uzman Çavuş olacaktır.16.11.2009 da Isparta Eğridir Dağ Komando Okulu’ndaki eğitiminin ardından Askerlik yaptığı Siirt 3 ncü Komando Tugayına atanır. Burada göreve başlayan Güner Erdem, 2010 yılında kız arkadaşını ailesiyle tanıştırır. Yaklaşık beş ay sonra istemeye gelirler.15.16.17 Temmuz 2011 yılında üç gün düğün yapar.
Siirt te bir ev tutar. Siirt şartları malum ev sobalıdır ve kötüdür. Bu arada birlikte temizlerler eşiyle evi. Eşyalarının gelmeside birkaç gün sürer. Birlikte kurarlar evlerini. Bütün zorluklara rağmen. Yaklaşık bir ay sonra göreve gidecektir. Eşini Siirt’te bırakamaz. Memleketine getirir. Anne ve babasının yanına . İki ay sonra gelir hem eşini hem anne ve babasını alır götürür Siirt’e. Birlikte mutlu mesut yaşayıp giderler. 2011 de baba olacağını öğrenir. Giderken cebine çikolata doldurur arkadaşlarına dağıtmak için. Birkaç ay sonra erkek çocuğu olacağını öğrenince mutluluğu bir kat daha artar. Bir resmini koyar başucuna oğlumuz bana benzesin der. Fakat görev yaptığı yer malum durmadan görev devam eder. Gene göreve gitmesi gerekir.
Eşini anne ve babasını Malatya’ya getirir. Görevler sürekli devam eder. Doğuma az bir süre kala izne gelir.Bu arada bu şerefsizler oğlumu bana göstermeyecek der. Eşinin üzüldüğünü görünce Şehitlik bize nasip olmaz keşke olsa der.28.08.2012 de çocuğu dünyaya gelir.
Daha önceden kardeşiyle söz vermişlerdir birbirlerine, çocuklarına birbirlerinin ismini koyacaklardır. Ve verdiği sözü tutar Güner oğluna kardeşinin adını koyar adı Caner’dir. İzninin bitmesine dört günü vardır. Köye anne ve babasına yardıma gider eşiyle. Çünkü eşini, anne, babasını ve kardeşini çok sevmektedir. Eşini Malatya’da bırakıp zor olsa da ayrılıp görevine gider. Anne baba eş ve şimdi birde çocuk hasreti vardır Güner’de. Bürgün önce görüşür eşiyle.
Yarın göreve gideceğini ve telinin kapalı olacağını söyler. Eşi bunu bilir ama genede sabah işi Güner’i aramak olur. İçindeki hisler izin vermez sürekli aramaya devam eder. Öğlen saatleri uyanıkken irkilir eşi İçinde bir sıkıntı akşama kadar arar eşinin telefonunu.09.09.2012 saat 11:00 gibi kapı çalar. Gelen resmi görevlilerdir. Burası Güner Erdem’in evimi dediklerinde anlar gerçeği eşi.
Güner’ime birşeymi oldu der. Hayır, sadece yaralı deselerde inanmaz eşi. İçindeki sıkıntının sebebi belli olur. Mahşeri bir kalabalık toplanır. 14 aylık evli ve 12 günlük baba iken koklamaya doyamadıkları oğullarını ve eşini toprağa verirler. Saçının teline dünyayı değişmeyecek ailesi Vatan için Bayrak için şehit vermiştir çocuklarını eşlerini babalarını.
Son olarak sunu söylemektedir eşi. Şehitlerimizin kanının tek damlası için bile olsa bu Vatan kıyamete kadar payidar kalacaktır. Bir ananın bir babanın eşin evladın ahına kalsa hiçbir zaman hainler kazanamayacaktır. Allah’ın izni ile. Bu gurur ve onur hem bu dünyayı hemde ahireti kazandıracak bize inşallah. Şehitler ölmez. Biz kaybetmedik bizler ebediyete kadar kazandık.
Anne babası için dahada zordur artık hayat. Bulundukları mahalleden haftanın enaz üç dört günü alır Şehit babasını yanına yürüyerek gider yaklaşık beş kilometrelik yolu. Varıp oğlunun mezarının başına sular temizler öpüp koklar resmini. Sonra gene yürüyerek geri döner aynı yolu.Evine giren herkesi Güner’im diye sevmektedir. Her Bayramda köy halkı ilk şehidimizin başında toplanmaktadır. İlk burada bayramlaşılır. İlk burada okunur Fatihalar Şehitlik yol üzerindedir İşine giden yoldan gecen herkes durup bir Fatiha okuyup geçer Şehidimizin başında.
Bir Güner Şehit olmuştur. Ama Günerler yeniden büyümektedir yeniden yaşamaktadır. Hatta yüzlerce Güner takip edecektir Güner’imizi. Bir ölür bin diriliriz diyoruz.
Mustafa GÖZÜKARA
Türkiye Harpmalülü Gaziler Şehit Dul ve
Yetimleri Derneği Malatya Şubesi İ Başkan